Kolektif Bilincin Öğrenciler Üzerindeki Etkisi

Kolektif Bilincin Öğrenciler Üzerindeki Etkisi

Sosyal bir varlık olarak insanoğlu, varoluşundan bugüne, topluluk içinde yaşamış, topluma özgü kuralları benimsemiş ve yaşamını bu kurallar çerçevesinde sürdürme eğilimine girmiştir. İnsanoğlunun topluma aidiyetine dair temellerinin atılması, aile içerisindeki varoluşunu fark etmesiyle başlamış, birey olarak söz sahibi olmasıyla devam etmiştir. Bunun beraberinde diğer insanlarla sosyalleşmesi ve çeşitli gruplar içerisinde rol alması da topluma entegrasyonunu kolaylaştırır nitelikte olmuştur. Bireylerin toplum içerisinde varoluşunu kolaylaştıran ve destekleyen bir başka olgu ise kolektif bilince sahip olmalarıdır. Çünkü insanları birbirine görünmez bağlarla bağlayan kolektif bilinç, Durkheim’e göre, bir toplumdaki insanların sahip oldukları ortak duygu ve kabulleri ifade eden terimdir. Kolektif bilinç, toplumun fertlerinin tek bir ruh ve duygu etrafında birleşmelerini sağlar, böylece toplumların devamında önemli bir rol oynar.

Kolektif bilincin temelini oluşturan ‘grup’ kavramı ise insanlarda topluluk içinde yaşama ve tutum geliştirme açısından önemlidir. Bir kalabalığın grup olabilmesi için kalabalıkta yer alan fertlerin etkileşim halinde olabilmesi ve bu etkileşimde de grup üyelerinin söz sahibi olması önemlidir. Yapılan birçok akademik çalışmada, bireylerin düşünce yapılarına, algı ve davranışlarına, grup sürecinin etkileri ele alınmış, bireylerin bireysel tutumları ile grup içerisindeki tutumlarının farklı olduğu vurgulanmıştır.

Bu bağlamda eğitim ortamlarının, öğrencilerin gruplara katılımlarını desteklemek için kullanışlı bir araç olduğunu söylemek mümkündür. Sosyal öğrenme kuramcıları, yapılan birçok çalışmada, öğrenmenin gerçekleşmesinde bilimsel çabalardan çok taklitçiliğin etkili olduğunu ifade etmiştir. Bu nedenle öğrencilerin, öz motivasyonlarının artmasını sağlamak için akran etkileşiminden yararlanılabileceği, öğrencilerin sosyal gelişimlerinin de bu yolla desteklenebileceği söylenebilir.

Sınıf Yönetiminde Proaktif Ve Reaktif Yaklaşım

Kolektif bilincin geliştirilmesi adına iş birlikli öğrenme türlerinin ders planlama süreçlerinde kullanılmasının önemli bir adım olacağı ifade edilebilir. İş birlikli öğrenme yöntemi için sınıf içerisinde karma gruplar oluşturulur ve her grup üyesinin belli bir amaca yönelik grup dinamizmine uygun hareket etmesi hedeflenir. Bu yöntemin, öğrencilerde kendini ifade etme, anlatım ve üslup becerilerini geliştirme yönünde gelişim sağlamalarına destek olduğu belirtilebilir. Ayrıca süreç içerisinde soru- cevap, serbest tartışma, küçük ve büyük grup tartışması, çember tartışması, seminer, beyin fırtınası gibi çalışma tekniklerini de öğretir. Bunun yanında içe dönük ya da ben merkezli öğrencilerin grup başarısı için ortak hareket ediyor olmaları, birbirlerini olumsuz durumlarda regüle etmeleri için motive eder. Ayrıca olumlu bağlılık geliştirmelerini destekler. Yöntemin sürekliliği ise öğrencinin küresel bir bakış açısı geliştirmesi açısından önemlidir.

Birçok iş birliğine dayalı küçük grup öğretim tekniği vardır. Bu teknikler sınıf içindeki dinamiklere ve ders planına göre farklılık göstermektedir.

  • Sınıftaki öğrencilerin 4-5 kişilik heterojen gruplarda, öğrenilmesi beklenilen konuya dair makale, dergi, gazete okuyarak bilgi edindikleri ve tüm takımın konuyu öğrenip haftada en az bir kere turnuvaya katılarak kısa sorulara cevap verdikleri, turnuva tekniği,

  • Öğrencilerin, takım içerisinde, istenilen konuyu çalışmalarının ardından konuya dair testi çözerek her birinin başarısına göre gruplanıp bireysel başarı oranında takımına puan kazandırdığı, kendisi ile aynı başarı grubuna giren öğrencilerle karşılaştırılıp yeteneği oranında takımına katkıda bulunduğu, öğrenci takımları- başarı grupları tekniği,

  • Diğer tekniklerde olduğu gibi öğrencilerin heterojen gruplara ayrıldığı ve öğrenilmesi istenen konuyu takım üyesi kadar alt başlığa ayırarak üyelerin hazırlandığı, her takımın aynı konudan sorumlu üyelerinin bir araya gelip uzmanlaşarak arkadaşlarına öğrendiği bilgi ve beceriyi aktardığı, ayrılıp- birleşme(jigsaw) tekniği,

  • Öğrencilerin, grup içerisinde konuya dair materyallerle çalıştıkları ve çalışmanın sonunda test çözerek sonuçlarını grup içerisinde değerlendirip cevaplandırdıkları, bireysel ve takım olarak aldıkları puanların ortalamasının bir formül ile belirlendiği, takım etkililiği tekniği,
  • Konunun öğrenciler ya da öğretmen tarafından belirlendiği, öğrencilerin konuyu grup içerisinde bölüşerek sınıfta sundukları ve grup sunusunun öğretmen ve diğer öğrenciler tarafından değerlendirildiği, küçük grupla öğretim tekniği, örnek olarak gösterilebilir.

Bu tekniklerin kullanılmasıyla, eğitimde ihmal edilmiş ve başka yöntemlerle gerçekleştirilmesi çok güç ya da imkânsız olan duyuşsal özelliklerin kazandırılması, sınıf ortamında sağlanarak grup bilincinin desteklenmesi adına radikal adımlar atılmış olur. Grup dinamizmine adapte olan öğrenciler, kolektif bilinci edinerek ilerleyen yaşamlarında, toplum içerisindeki farklı rolleri benimsemeye dair uyum süreçlerini de kolaylaştırmış olurlar.

Bu Yazıyı Paylaş

Saadet Gülüş Yüksel

Aytink.com Yazarı // Eğitimci